16 Mart 2013 Cumartesi

0 modern basestar


modern dönem cylon gemilerindendir.

cylon savaşı'nın (bkz: cylon war) sona ermesinden yaklaşık 40 yıl sonra görülen modern basestar'ların, boyut olarak bir koloni battlestar'ı ile eşit olmalarına rağmen, teknoloji olarak daha ileri oldukları görülmektedir.

yeni basestar, merkezde bir sütun ile birbirine bağlanan iki adet y şekilli gövde ile, bir savaş gemisinden çok adını yansıtan ''yıldız''a benzemektedir.





herhangi bir motor borusu, egzosu, görülebilir bir ışıkaltı iticisi (bkz: sublight propulsion) olmamasına rağmen, olağanüstü sıçrama sistemleri (bkz: jump system) yanında, battlestar'ların sistemi çok düşük kalmaktadır. [exodus part2 (s03e04)]

[the plan] gezegenin atmosferine girerken y şekilli gövdelerini döndürebildikleri görülmüştür.





 basestar'lar raider'lar olarak bilinen küçük savaşçı filolarını idare etme ve aynı anda bu gemilerin yüzlercesini dağıtma yeteneğine sahiptirler.

muazzam sayıda raider, bir basestar birincil savunma sistemi olarak hizmet vermektedir.




 


raider'lar gibi basestar'lar da kısmen organik yapıya sahiptir. [kobol's last gleaming part2 (s01e13)]
hasar aldıklarında ''yaralanırlar''. [faith (s04e069]
dahası natalie faust hasarlı üs gemisinin kendini iyileştirebildiğinden bahseder. [guess what's coming to dinner (s04e07)]

basestar, çok şık ama kibar oda ve koridorlara sahiptir. aydınlatma estetiği büyük bir rol oynar ve bazı odaları, yatak ve kanepe gibi açıkça insani nesneler ile döşenmiştir. insansı cylon'lar (bkz: humanoid cylons) gemi koridorlarda daha kolay gezinmek ve ayrıca çevre ve bireysel olarak hoş bir ortam (bkz: project different surroundings) sağlamak için bunları yapmışlardır. (yemyeşil bir orman gibi)

veriler ve diğer fonksiyonlar (örneğin, görsel bilgiyi analiz gibi) aydınlık bir cam yüzey üzerinde akan bir dereye benzeyen bir sıvı bilgisayar arayüzü içinde işlenir. cylon'lar bu havzalara ellerini koyarak, ana bilgisayar ile etkileşime geçerler. (bkz: data font) [torn (s03e06)]

**komuta ve kontrol
bir basestar, bir çok humanoid cylon tarafından işletilmektedir. yedi cylon modeli gemiyi komuta ve kontrol edebilir. müzakere ve kararlara ilişkin oylama süreci ve konsensus gibi tipik işlemler, bir basestar'da, bir battlestar komuta ve kontrolüne nazaran daha yavaş olabilir. (bkz: cic)

basestar fonksiyonları, hybrid denilen, gemiye bağlı kısmen insansı cylon tarafından yönetilir. hybrid, her bakımdan basestar'ın kimliği ve saygınlığıdır. gemi vücudunun bir uzantısıdır ve o geminin akıldır. hybrid, insan görünümüne sahip olmakla birlikte, cylon meseleleri konusunda diğer elemenlar gibi oylama hakkına sahip değildir. hybrid'in, basestar'ın tüm operasyonlarını yönettiği bir veri akışı (bkz: datastream) ya da bir network ağı arayüzü vardır.



**silahlanma
bir basestar, eksen merkezi boyunca monte edilmiş, dönerek her yöne ateş edebilen 220 adet taret rampası ve konvansiyonel veya nükleer füze yeteneğine sahiptir.
koloni gemilerine karşı nükleer saldırılar genellikle raider'lar dağıtılmadan önce yürütülmektedir. 3 cylon basestar'ın, battlestar pegasus'a pusu kurarak düzenledikleri nükleer saldırı bir örnektir.

raider'ları dağıtmadan önce birkaç nükleer füze ve topları ateşler.
[the captain's hand (s02e17)]


bir basestar'da tamir ya da başka sebepler yüzünden off-line olanlar hariç 792 adet gibi yüksek bir rakamda raider olduğu tahmin edilmektedir. bir basestar'ın kolları üzerinde 864 raider fırlatma yuvası olduğunu belirtmek gerekir.

koloni komutanları raider'ları uzaklaştırdıktan sonra, battlestars pegasus ve battlestar galactica diriliş gemisi'ni (bkz: resurrection ship) yok etme görevine başlarlar.
basestar'lar yakın menzilli silahlı savunma için kendilerini raider'lara teslim etmişler ve yakın mesafeden oldukça savunmasız gibi görünmektedirler.
[resurrection ship part2 (s02e12)]

bu bilgiye dayanarak, basestar'ların kendilerinin bir ana savaş cephesi olarak değil, öncelikle büyük raider filoları için taşıyıcı olarak tasarlanmış oldukları teorize edilebilir.

ayrıca basestar'da yaşayan hiçbir cylon kalmaması durumunda tetiklenen bir otomatik kendini imha sistemi olduğu görülmektedir.
[torn (s03e06)]

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder